Dolar 40,6662
Euro 47,0051
Altın 4.409,04
BİST 10.877,07
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 31°C
Az Bulutlu
İstanbul
31°C
Az Bulutlu
Çar 30°C
Per 30°C
Cum 29°C
Cts 30°C

Sanayi Üretiminde Dalgalı Seyir: Sektörel Farklılıklar Belirginleşiyor

Sanayi Üretiminde Dalgalı Seyir: Sektörel Farklılıklar Belirginleşiyor
4 Ağustos 2025 15:15

Türkiye ekonomisinin bel kemiği olan sanayi üretimi, 2025 yılı itibarıyla karmaşık bir tablo sergiliyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Haziran 2025 verilerine göre, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi endeksi yıllık bazda %1,9 artış gösterdi. Ancak bu artış, sektörler arasında büyük farklılıklar içeriyor. Bazı alanlarda güçlü toparlanma sinyalleri alınırken, bazı sektörlerde üretim daralmaya devam ediyor.

Özellikle dayanıklı tüketim malları ve otomotiv gibi ihracat ağırlıklı sektörlerde yavaşlama dikkat çekiyor. Avrupa pazarında talebin zayıflaması, bu sektörlerin dış siparişlerinde düşüşe neden oldu. Türkiye otomotiv sektörünün toplam üretimi, yılın ilk altı ayında geçen yılın aynı dönemine göre %7 oranında azaldı. Yüksek enerji maliyetleri ve kur dalgalanmaları da maliyet hesaplamalarını zorlaştırarak üreticilerin rekabet gücünü zorluyor.

Buna karşın, enerji ve madencilik gibi temel sektörlerde üretim artışı gözlemleniyor. Elektrik, gaz ve buhar üretim ve dağıtım sektöründe %3,6’lık bir artış kaydedildi. Bu artışın temel nedenlerinden biri, yaz aylarında artan enerji tüketimi ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımların devreye alınması oldu. Özellikle güneş enerjisi santrallerinin sayısındaki artış, bu alandaki üretimi destekliyor.

Gıda ve içecek sanayi gibi temel ihtiyaç üretimi yapan sektörler, daha istikrarlı bir performans sergiliyor. Gıda işleme tesislerinde üretim hacmi, iç talepteki devamlılık sayesinde yılın ilk yarısında %4,3 oranında arttı. Ancak hammadde maliyetlerindeki artış, kâr marjlarını baskılamaya devam ediyor. Bu durum, üretici fiyat endekslerine de yansıyor.

Tekstil ve hazır giyim sektörlerinde ise üretim tarafında durağanlık söz konusu. Özellikle artan işçilik maliyetleri ve uluslararası rekabetin yoğunluğu nedeniyle, bazı üreticiler üretimi yurt dışına kaydırmayı değerlendiriyor. Sektörde kapasite kullanım oranları 2024 ortalamasının altında seyrediyor.

Kimya ve ilaç sanayisi ise 2025 yılında dikkat çekici bir büyüme sergileyen sektörler arasında yer aldı. Özellikle yerli ilaç üretimindeki teşvikler ve Ar-Ge faaliyetlerine yapılan yatırımlar, üretimi destekledi. Kimya sektöründeki ihracat da yılın ilk yarısında %11 oranında artış gösterdi.

Sanayi üretimindeki bu dalgalı görünüm, yatırım planlamalarını da etkiliyor. İş dünyası, özellikle enerji verimliliği, dijital dönüşüm ve otomasyon yatırımlarına odaklanıyor. Yeni üretim hatları kurmak yerine mevcut sistemleri daha verimli hale getirme yaklaşımı ön planda. Uzmanlara göre bu strateji, kısa vadede kârlılığı artırma ve küresel rekabet gücünü koruma açısından önemli bir adım.

Genel olarak değerlendirildiğinde, sanayi üretiminde sektörler bazında belirgin bir ayrışma yaşanıyor. İhracat ve dış talepten doğrudan etkilenen sektörlerde zayıflama görülürken, iç tüketime ve enerjiye dayalı üretim alanları daha dirençli bir görünüm sergiliyor. Bu durum, Türkiye’nin üretim yapısında çeşitliliğin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.