Dolar 34,2691
Euro 37,6453
Altın 2.916,98
BİST 9.109,34
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 26°C
Açık
İstanbul
26°C
Açık
Sal 25°C
Çar 26°C
Per 26°C
Cum 24°C

Günlük tuz tüketimi ne kadar olmalı?

Peynirdeki ve paketli ürünlerdeki tuza dikkat! Sofra tuzu olarak bilinen sodyum klorür, yiyeceklere lezzet vermesinin ve ürünlerin raf ömrünü …

Günlük tuz tüketimi ne kadar olmalı?
17 Mart 2022 03:30

Peynirdeki ve paketli ürünlerdeki tuza dikkat!

Sofra tuzu olarak bilinen sodyum klorür, yiyeceklere lezzet vermesinin ve ürünlerin raf ömrünü uzatmasının yanı sıra vücuttaki asit baz dengesinin sağlanmasında önemli rol oynuyor. Fazla tüketilen tuzun vücutta su tuttuğunu ve ödeme neden olduğunu belirten uzmanlar, insan vücudunun normal işlevlerini yapabilmesi için günde 5 gram yani bir çay kaşığı kadar tuz alınmasının yeterli olduğunu ifade ediyor. Uzmanlar, önemli bir tuz kaynağı olduğu için peynir tüketimine dikkat edilmesini ve paketli ürünlerdeki etiketlerin de mutlaka okunmasını tavsiye ediyor.

Her yıl 14-20 Mart haftası, “Dünya Tuza Dikkat Haftası” olarak anılıyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Diyetisyen Özden Örkcü, günlük ideal tuz tüketimi hakkında bilgiler ve önemli tavsiyeler paylaştı.

Fazla tuz tüketimi hipertansiyona yol açıyor

Diyetisyen Özden Örkcü, sofra tuzu olarak bilinen sodyum klorürün hayatımıza tat lezzet vermek, ürünlerin muhafazası ve raf ömürlerini uzatmak için girse de vücut sıvılarının osmatik basıncı ve asit-baz dengesi için özellikle önemli olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:

“Özellikle sodyumun potasyumla beraber vücut sıvılarının yoğunluğunu sağlama ve buna bağlı olarak da sinirlerin uyarımı, kas dokusunun çalışması için önemli role sahip olduğunu söyleyebiliriz. Vücut sıvılarının yoğunluğu, böbrekler tarafından denetlenir. Fazla tüketilen tuz miktarı vücutta su tutacağından ödeme neden oluyor. Ayrıca fazla sodyum tüketimi kan basıncını arttıracağı için hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalarının özellikle dikkat etmesi gereken mineraller arasında yer alıyor. Yetersiz sodyum tüketimi ise, kusma, zihinde bulanıklık, kas yorgunluğu, solunum yetmezliği gibi belirtilerle kendini gösteriyor.”

Günlük bir çay kaşığı tuz tüketimi yeterli

Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği’nin 2008 yılında gerçekleştirdiği SALTURK-1 çalışmasında Türkiye’de yetişkinlerin günlük tuz tüketiminin 18 gram olduğunun belirtildiğini ifade eden Diyetisyen Özden Örkcü, “2012 yılında tekrarlanan SALTURK-2 çalışması ise günlük tüketimin bir miktar azalarak 15 grama düştüğünü gösterdi. Ancak bu rakam da günde toplam 5 – 6 gram olarak belirtilen tuz önerisinin ve DSÖ’nün önerdiği günlük 5 gram miktarının 3 katından daha fazladır. İnsan vücudunun normal işlevlerini yapabilmesi için günde 5 gr yani bir çay kaşığı kadar tuz alması yeterli.” dedi.

Peynirdeki ve paketli ürünlerdeki tuza dikkat edilmeli

Peynirin pek çok kişinin severek tükettiği en önemli tuz kaynaklarından biri olduğunu belirten Diyetisyen Özden Örkcü, “Ancak peynirin çok tuzlu olması, tüketilirken dikkatli olunması gerektiğini ya da az tuzlu tercih edilmesi gerektiğini gösterir. Tuzlu olduğu açıkça belirtilmeyen ürünlerin de sakıncalı olduğunun farkında olunmaması tuz kısıtlaması ya da tansiyon hastalığı olanların yaptığı hataların başında geliyor. Kabartma tozu, her türlü paketli ürünler, konserveler, koruyucu amaçlı katılmış turşu, salamura benzeri ürünlerin de içinde tuz olduğu unutulmamalı.” ifadelerini kullandı.

Ürün etiketleri okunmalı

Yaz aylarında özellikle terleme ile beraber tuz kaybı olduğunu hatırlatan Diyetisyen Özden Örkcü, “Sporcuları da unutmamakta fayda var. 90 dakika ve üzerinde yoğun antrenman sonrası kaybedilen tuz miktarının yerine koyulması, kas yorgunluğunun ve ağrılarının önüne geçebilir. Son zamanlarda popüler olan himalaya tuzu, deniz tuzu, kaya tuzu, siyah tuz, pembe tuz, tek boynuzlu at tuzu ve diğer tuz türevlerinin minerallerle zenginleşmiş olması fazla tuzun vücuda alınmasına engel değildir. Bu yüzden bilinçli bir tüketici olunmalı. Gereksinimlerin dışına çıkılmamalı ve ürün etiketleri okunmalı.” diye konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.