Kritik alanlarda birçok şirket sınıfta kaldı! Şirketlerin deprem ve kriz anında iletişim planı yok!

Türkiye’deki şirketlerin afet yönetimine dair hazırlıkları büyük ölçüde yetersiz. Firmaların yalnızca yüzde 51’inin kriz anlarında kullanılmak üzere bir iletişim planı bulunurken, yüzde 64’ü çalışanlarına ofiste bulundurmak üzere deprem çantası dahi temin etmemiş durumda.

İSTANBUL (İGFA) – Mercer’in, iş dünyasının deprem gibi doğal afetlere hazırlık düzeyini ölçen anketi, Türkiye’deki şirketlerin bu konuda yetersiz olduğunu gösterdi. Deprem riski yüksek bir coğrafyada faaliyet gösteren firmaların, çalışan güvenliği ve operasyonel sürdürülebilirlik için daha fazla adım atması gerektiği vurgulandı.

Anket sonuçlarına göre, firmaların sadece yüzde 16’sı tamamen uzaktan çalışma modelini değerlendiriyor. yüzde 70’i şehir değiştirmek isteyen çalışanlara destek sağlarken, yüzde 99’u merkez ofisini başka bir şehre taşımayı planlamıyor.

DEPREM ÇANTASI VE BİNA GÜVENLİĞİNDE EKSİKLİK

Firmaların yüzde 64’ü ofiste deprem çantası dağıtmazken, yüzde 19’u bu konuda aksiyon aldı, yüzde 17’si dağıtmayı düşünüyor. Ev için deprem çantası dağıtan firmalar yüzde 13’te kalırken, yüzde 76’sı bu desteği sunmuyor. Çürük bina raporu olan çalışanlara taşınma yardımı yapmayan firmaların oranı da yüzde 64. Sadece yüzde 19’u destek veriyor, yüzde 17’si planlıyor.

Acil durum iletişim planı olan firmaların oranı yüzde 51. yüzde 27’si plan yapmayı düşünürken, yüzde 22’sinin hazırlığı yok. İletişim kanalları arasında WhatsApp, SMS ve e-posta öne çıkıyor. Eğitimde ise yüzde 60’ı gönüllü ekiplere afet eğitimi sağlıyor, yüzde 15’i planlıyor, yüzde 25’i ise herhangi bir adım atmıyor.

Bazı firmalar, ek ofis açma, arama kurtarma araçları temini, alarm sistemleri, tatbikatlar, ücretli izin politikaları ve barınma çözümleri gibi iyi uygulamalarla öne çıkıyor.

Mercer Doğu Akdeniz CEO’su Dinçer Güleyin, “Deprem, iş dünyası için bir hazırlık ve liderlik testi. Şirketler, çalışan güvenliği ve operasyonel süreklilik için afet yönetimini önceliklendirmeli. Riskleri yönetmek artık bir tercih değil, sorumluluk” dedi.